Çocuklar İçin En Güzel Forum
Sitemizde Eğlenmek İstiyorsanız
Giriş Yap Veya Üye Ol

Atatürkün devrimleri Cutehellokittypictures-02
Çocuklar İçin En Güzel Forum
Sitemizde Eğlenmek İstiyorsanız
Giriş Yap Veya Üye Ol

Atatürkün devrimleri Cutehellokittypictures-02
Çocuklar İçin En Güzel Forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Çocuklar İçin En Güzel Forum

İşte En Büyük Forum Çocuk Sitesi
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
SİTEMİZE HOŞGELDİNİZ ÜYE OLARAK YA DA MESAJ YAZARAK BAŞLAYABİLİRSİNİZ
En son konular
» Arif Nihat Asya (1904 - 1975)
Atatürkün devrimleri Icon_minitimeCuma Ekim 02, 2009 5:12 pm tarafından poker

» çok acılı bir hikaye bence okuyun !!!!!
Atatürkün devrimleri Icon_minitimePtsi Eyl. 28, 2009 12:47 am tarafından яαıηвσω

» selam
Atatürkün devrimleri Icon_minitimePaz Eyl. 27, 2009 3:34 am tarafından forumelek

» benden bi şey
Atatürkün devrimleri Icon_minitimePaz Eyl. 20, 2009 4:47 pm tarafından yurda

» Zeynep Ve İremgül Nasıl Bir Arkideş :D
Atatürkün devrimleri Icon_minitimePaz Eyl. 06, 2009 7:16 pm tarafından datlu cadu

» slm arkiler
Atatürkün devrimleri Icon_minitimePaz Eyl. 06, 2009 7:15 pm tarafından datlu cadu

» İremgül hAKINDAKİ dÜŞÜNCEÖ
Atatürkün devrimleri Icon_minitimePaz Eyl. 06, 2009 7:14 pm tarafından datlu cadu

» benim şiirim
Atatürkün devrimleri Icon_minitimePaz Eyl. 06, 2009 7:11 pm tarafından datlu cadu

» BİR BEBEĞİN YARIM KALAN MEKTUBU
Atatürkün devrimleri Icon_minitimePerş. Eyl. 03, 2009 5:27 pm tarafından datlu cadu

En iyi yollayıcılar
iremgül (141)
Atatürkün devrimleri Vote_lcap2Atatürkün devrimleri Voting_bar2Atatürkün devrimleri Vote_rcap2 
Admin (109)
Atatürkün devrimleri Vote_lcap2Atatürkün devrimleri Voting_bar2Atatürkün devrimleri Vote_rcap2 
**Angel**Emo** (76)
Atatürkün devrimleri Vote_lcap2Atatürkün devrimleri Voting_bar2Atatürkün devrimleri Vote_rcap2 
datlu cadu (66)
Atatürkün devrimleri Vote_lcap2Atatürkün devrimleri Voting_bar2Atatürkün devrimleri Vote_rcap2 
Prenses Şeker (23)
Atatürkün devrimleri Vote_lcap2Atatürkün devrimleri Voting_bar2Atatürkün devrimleri Vote_rcap2 
Melek (8)
Atatürkün devrimleri Vote_lcap2Atatürkün devrimleri Voting_bar2Atatürkün devrimleri Vote_rcap2 
poker (6)
Atatürkün devrimleri Vote_lcap2Atatürkün devrimleri Voting_bar2Atatürkün devrimleri Vote_rcap2 
şanışer (3)
Atatürkün devrimleri Vote_lcap2Atatürkün devrimleri Voting_bar2Atatürkün devrimleri Vote_rcap2 
esma (3)
Atatürkün devrimleri Vote_lcap2Atatürkün devrimleri Voting_bar2Atatürkün devrimleri Vote_rcap2 
carmen12 (3)
Atatürkün devrimleri Vote_lcap2Atatürkün devrimleri Voting_bar2Atatürkün devrimleri Vote_rcap2 
Kimler hatta?
Toplam 1 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 1 Misafir

Yok

Sitede bugüne kadar en çok 8 kişi Ptsi Ekim 30, 2023 11:05 am tarihinde online oldu.

 

 ******ün devrimleri

Aşağa gitmek 
4 posters
YazarMesaj
Prenses Şeker

Prenses Şeker


Mesaj Sayısı : 23
Kayıt tarihi : 09/07/09
Nerden : Yozgatttt

Atatürkün devrimleri Empty
MesajKonu: ******ün devrimleri   Atatürkün devrimleri Icon_minitimeC.tesi Tem. 11, 2009 4:12 pm

Saltanatin kaldirilmasi (1 Kasim 1922)

Kurtulus Savasi'nin ilk yillarinda kurulan (23 Nisan 1920) Türkiye Büyük Millet Meclisi, halktan kopuk Osmanli yönetiminin yaninda, halkin içinden seçilen temsilcileriyle "halk iradesi"nin gerçek temsilcisi olmus, iyice eskimis ve yipranmis kisisel saltanatsa, TBMM'yi, yani ulusun egemenligini tanimamasinin yani sira, Sevr Antlasmasi'ni imzalamis, düsmanla isbirligi yapip, çikarttigi ayaklanmalarla Ulusal Kurtulus Savasi'ni engellemeye çalismisti.
23 Nisan 1920'den baslayarak ulusal egemenlige dayali devletin kurulmasiyla kisisel saltanata kalkmis gözüyle bakan Mustafa Kemal, Itilaf Devletleri'nin Lozan Baris Konferansi'na Ankara Hükümetinin yani sira Osmanli Hükümeti temsilcileri de çagirmalari üstüne, 1 Kasim 1922'de TBMM'de yaptigi konusmada ulus'un akla aykiri oldugunu belirterek,saltanatin kaldirilmasini istedi. Milletvekillerinin atesli konusmalarla ******'ü desteklemelerinden sonra, saltanatin Istanbul'un isgal tarihinden (16 Mart 1920) baslayarak kalkmis oldugu oybirligiyle kabul edildi. Saltanatin kaldirilmasiyla Padisahlik sifati kalkan Mehmet VI Vahdettin de, 17 Kasim günü Ingiliz Komutanligina basvurarak, bir Ingiliz zirhlisiyla Istanbul'dan ayrildi.

Cumhuriyetin ilani (29 Ekim 1923)

Saltanatin kaldirilmasinin ve Lozan Baris Antlasmasi'nin ardindan TBMM'de en çok tartisilan konulardan biri, yeni devletin niteligi sorunuydu. Kendisi bir hükümet olan TBMM'nin ayri bir hükümeti ve bu hükümeti yönetecek bir basbakanin bulunmamasi, meclis içinden bakanlarin seçiminde adaylarin gerekli oyu saglamakta güçlük çekmeleri, sürekli sorunlara yol açmaktaydi. 27 Ekim 1923'te Ali Fethi (Okyar) Bey baskanligindaki hükümetin istifasi ve Cumhuriyet Halk Partisi grubunun yeni hükümet listesi üstünde anlasmaya varamamasi üzerine, ****** 28 Ekim gecesi arkadaslarini toplayarak sorunun gerçek çözümüyle ilgili düsüncesini açikladi ve Ismet Inönü'yle o gece, devletin niteliginin cumhuriyet oldugunu saptayan bir yasa tasarisi hazirladi. Ertesi gün TBMM, yapilan isin "çoktan dogmus olan çocugun adini koymak" oldugunun milletvekillerine açiklanmasindan sonra, saat 20.30'da Anayasa degisikligini kabul ederek cumhuriyeti ilan etti ve
oybirligiyle alinan bu karardan sonra cumhurbaskani seçimine geçerek, gene oybirligiyle Gazi Mustafa Kemal Pasa'yi Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk cumhurbaskani olarak seçti.

Halifeligin kaldirilmasi (3 Mart 1924)

Saltanatin kaldirilmasindan ve Mehmet VI Vahdettin'in Istanbul'dan ayrilmasindan sonra, TBMM'nin 18 Kasim 1922'de halife seçmis oldugu Abdülmecit Efendi, eski rejim yanlilarinin tek umudu haline gelmis, bundan güç alan Abdülmecit Efendi de, yeniden törenler düzenlemeye, demeçler vermeye bazi Islam ülkelerinin kendisine baglilik bildirmeleri
üzerine, Islam dünyasinin önderi tavri takinmaya baslamisti. Bu durumun yeni kurulmus cumhuriyet yönetimi için tehlikeli olabilecegini kavrayan ******, Izmir'deki ordu tatbikatlari sirasinda ordu komutanlarina hilafetin kaldirilmasi konusunda düsüncesini açiklayip, yasanin meclis gündemine getirilmesini kararlastirdi. 1 Mart 1924'teki bütçe görüsmelerinde halifeye ve Osmanli hanedanina verilecek ödenek konusunun gündeme getirilmesinden sonra, 3 Mart 1924't kabul edilen yasayla, halifelik kaldirilip, ilerde saltanat ve halifelik iddiasinda bulunmamalari için Osmanli hanedani üyelerinin de yurt disina çikarilmalari kabul edildi.

Medeni Kanun'un kabulü (17 Subat 1926)

Osmanli Imparatorlugu döneminde hukuk isleri din kurallarina göre yönetilmekte oldugundan, çagdas toplumlar düzeyine erismek isteyen Türk toplumunun temel gereksinmelerinin, söz konusu hukuk yapisiyla karsilanamayacagi anlasilmisti. Tanzimat Dönemi'nde hazirlanan Mecelle, bazi yenilikler getirmekle birlikte, kisilerin hak ve borçlari, aile
kurumu, isleyisi ve sona ermesi, mülkiyet iliskileri, miras sorunlari, kiralama, satin alma, ödünç verme, vb. iliskiler açisindan, gerçek bir Medeni Kanun sayilamazdi. Bu nedenle Isviçre Medeni Kanunu örmek alinarak hazirlanan Medeni Kanun, 17 Subat 1926'da TBMM'de kabul edilerek, yürürlüge kondu. Bunu, öbür temel yasalar ile, ceza hukuku alanindaki bosluklari gideren Ceza Kanunu'nun kabul edilip (1 Mart 1926) yürürlüge konmasi izledi.

Tarikatlarin kaldirilmasi, tekke ve zaviyelerin kapatilmasi (30 Kasim 1925)

Baslangiçta yalnizca din konulariyla ilgilenen, farkli düsünce sistemleri gelistirerek taraftarlarini çogaltmaya çalisan tarikatlar, zaman içinde siyasal olaylarda etkili rol oynamaya, çikarlari tehlikeye düstükçe halki ayaklandirmaya koyulmuslardi. Bu etkinliklerini cumhuriyetin ilanindan sonra da sürdürmeye kalkismalari ve Menemen Olayi, Seyh Sait Ayaklanmasi gibi seriattan yana ayaklanmalara yol açmalari üstüne "Türkiye Cumhuriyeti seyhler, dervisler, müritler memleketi olamaz. Türkiye Cumhuriyeti her alanda dogru yolu gösterecek, uyaracak güçtedir. Biz uygarligin bilim ve fenninden güç aliyoruz ve ona göre yürüyoruz. Baska bir sey tanimayiz" diyen ******'ün sözleri isiginda harekete geçilerek, 30 Kasim 1925'te çikarilan yasayla tekkeler ve zaviyeler kapatildi.

Laikligin kabulü (1928-1937)

Saltanatin kaldirilmasi, hilafetin kaldirilmasi, Seriye ve Evkaf Vekaleti'nin kaldirilarak yalnizca din isleriyle ugrasacak Diyanet Isleri Baskanligi'nin kurulmasi, tarikat ve zaviyelerin kapatilmasi asamalarindan geçen laikligin tam anlamiyla yasal tabana oturtulmasi için, 1924 Anayasasi'nda yeralan "Türkiye devletinin dini Islam'dir" deyimini tartismaya koyulan TBMM, 10 Nisan 1928'de Anayasa'nin ikinci maddesini
degistirip, 16. ve 38. maddeler geregince milletvekilleri ile cumhurbaskaninin antiçerken söylemek zorunda olduklari "vallahi" sözcügünü maddelerden çikardi. Ayrica, 26. maddedeki "ahkami seriyenin tenfizi" (seriat hükümlerinin yürütülmesi) sözcükleri de Anayasa'dan çikarildi. Inananlarin ibadetlerini kendi dilleriyle yapmalarini dogal bir hak olarak gören Mustafa Kemal'in, aydin din adamlariyla yaptigi görüsmelerden sonra, 3 Subat 1928'de hutbelerin Türkçe okunmasinin kabul edilmesini, dualar ve ezanin Türkçeye çevrilmesi çalismalari izledi. 5 Subat 1937'de Anayasa'nin ikinci maddesinde laiklik ilkesine yer verilmesi ve Türkiye Cumhuriyeti'nin laik bir devlet oldugunun yazilmasiyla, laiklik
devrimi tamamlanmis oldu.

Kadin haklarinin taninmasi (1930-1933 ve 1934)

Osmanli toplumunda hemen hiçbir toplumsal ve siyasal hakki bulunmayan kadinlara Medeni Kanun'la bazi haklar taninmis olmakla birlikte, siyasal haklar açisindan bir degisiklik yapilmamisti. ******'ün girisimiyle kadinlarin iktisadi ve siyasal
yasama katilmalari yönünde bir dizi degisiklik yapilarak, 1930'da belediye seçimlerinde seçme, 1933'te çikarilan Köy Kanunu'yla muhtar seçme ve köy heyetine seçilme, 5 Aralik 1934'te Anayasa'da yapilan bir degisiklikle de milletvekili seçme ve seçilme haklarinin taninmasiyla, Türk kadini o yillarda Avrupa devletlerinin çogundaki kadinlardan daha ileri haklar elde etti ve çok geçmeden toplumda erkeklerin çalistigi her alanda yerini aldi.

Sapka ve kiyafet devrimi (25 Kasim 1925)

Ülke halkini her alanda çagdas ve uygar düzeye çikarabilmek için degisiklikler tasarlarken, dis görünüsüyle de bunu vurgulamasi gerektigine inanan Mustafa Kemal'in, 25 Agustos 1925'te Kastamonu'ya yaptigi bir gezide basina sapka giyip, "Buna sapka derler" diye halki sapka giymeye özendirmesinden sonra, 25 Kasim 1925'te Sapka Giyilmesi Hakkindaki Kanun çikarilip, dinsel giysilerle sokakta gezilmesi yasaklandi.

Takvim, saat ve ölçülerde degisiklik (1925 ve 1931)

Cumhuriyet döneminden önce Bati uluslarindan ayri takvim, saat, sayi ve ölçülerin kullanilmasi, hafta tatillerinin cuma günü olmasi, takvimin baslangici olarak Hazreti Muhammed'in Mekke'den Medine'ye göç ettigi tarih olan 622 yilinin alinmasi (hicri takvim), sayi olarak eski sayilari, ölçü olarak da okka, dirhem, arsin, endaze, vb. ölçülerin kullanilmasi, Türk toplumu ile Bati toplumlari arasindaki iliskilerde büyük karisiklik ve güçlüklere yol açmaktaydi. 26 Aralik 1925'te miladi takvimin kabul edilip, alaturka saat yerine Bati'da kullanilan alafranga saatin kabul edilmesiyle, 23 Mart 1931'de çikarilan yasayla da gram, kilogram, ton, metre, kilometre gibi ölçülerin benimsenmesiyle, bir yandan Bati ülkeleriyle iliskiler kolaylastirilirken, bir yandan da yurdun her yerinde tutarli bir ölçü ve agirlik düzeni kurulmus oldu.

Soyadi yasasinin kabulü (21 Haziran 1934)

Soyadi bulunmamasinin günlük yasamda yarattigi güçlük ve karisikliklarin önünene geçmek amaciyla 21 Haziran 1934'te çikarilan yasayla, her Türk kendine uygun bir soyadi almakla yükümlü kilindi. 24 Kasim 1934'te çikarilan bir yasayla da TBMM Mustafa Kemal'e ****** soyadini verdi. Ayni yil çikarilan bir baska yasayla ayricaliklari belirten eski unvanlarin yasaklanmasiyla, yasalar önünde esitlik ilkesinin gerçeklestirilmesinde önemli bir adim atilmis oldu.

Egitim ve ögretim devrimi (3 Mart 1924)

Osmanli toplumundaki medreseler ile iptidai, rüstiye, idadi türünde okullarin toplumun gereksinme duydugu elemanlari yetistirme açisindan özellikle sayi bakimindan yetersiz kaldigini gözleyen, egitimin önemini yaptigi konusmalarda sik sik vurgulayan ******'ün yol göstericiligi altinda TBMM, egitim ve ögretim islerini Milli Egitim Bakanligi'na verip, 3 Mart 1924'te çikardigi Ögretimin Birlestirilmesi yasasiyla, mahalle mektepleri ve medreseleri kaldirdi. Anadolu'nun çesitli kentlerinde meslek okullari, teknik okullar, ögretmen okullari, ortaokul ve liseler açilirken, çikarilan Üniversiteler Kanunu'yla Darülfünun kaldirilip, yerine Istanbul Üniversitesi kuruldu

Harf devrimi (1 Kasim 1928)

Ögrenilmesi son derece güç olan Arap abecesinin okuryazar sayisinin artmasini engelledigini, ayrica Türkçe sesleri dile getirmede güçsüz kaldigini anlayan ******'ün, 1926'dan baslayarak yaptirdigi arastirmalar sonucunda, Türkçe'nin yapisina en uygun abece olduguna karar verilen Latin abecesi alinip, yeniden düzenlenerek, 1 Kasim 1928'de çikarilan
Türk Harfleri Hakkinda Kanun'la yürürlüge kondu ve ******'ün kendisinin de katildigi yayginlastirma çalismalari sonucunda, kisa süre içinde benimsendi.

Dil devrimi (12 Temmuz 1932)

Osmanlilar döneminde aydinlarin büyük ölçüde Farsça ve Arapça sözcük ve dilbilgisi kurali içeren Osmanlica'yi kullanmalarindan ötürü, aydinlar ile halkin dil bakimindan birbirlerinden kopmus olmalari, cumhuriyet öncesindeki dönemde de bazi aydinlari rahatsiz etmis, Selanik'te çikarilan (1911) Genç Kalemler dergisinde "Yeni Dil" hareketi baslatilmis, ama dilde yabanci sözlüklerden yeterli bir arinma saglanamamisti. Türkçe'nin özlestirilerek yeni Türk abecesiyle dünyanin en zengin dillerinden biri haline getirilmesini amaç alan ******, 12 Temmuz 1932'de, sonradan Türk Dil Kurumu adini alan Türk Dili Tetkik Cemiyeti'ni kurdurarak, Türkçe'nin gerçek bir bilim, edebiyat ve sanat diline dönüsmesi çalismalarini hizlandirdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://forumcocuk.benimforum.org
datlu cadu

datlu cadu


Mesaj Sayısı : 66
Kayıt tarihi : 12/07/09
Nerden : yalova

Atatürkün devrimleri Empty
MesajKonu: Geri: ******ün devrimleri   Atatürkün devrimleri Icon_minitimeCuma Tem. 24, 2009 9:33 pm

paylaşım için sağol canım.ellerine ve emeğine sağlık
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Admin
admine
Admin


Mesaj Sayısı : 109
Kayıt tarihi : 13/07/09

Atatürkün devrimleri Empty
MesajKonu: Geri: ******ün devrimleri   Atatürkün devrimleri Icon_minitimePtsi Tem. 27, 2009 3:18 am

birşey değil canım sende sağol
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
iremgül
admine
iremgül


Mesaj Sayısı : 141
Kayıt tarihi : 09/07/09
Nerden : izmir ksk

Atatürkün devrimleri Empty
MesajKonu: Geri: ******ün devrimleri   Atatürkün devrimleri Icon_minitimeSalı Tem. 28, 2009 1:41 pm

paylaşım için saol
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Admin
admine
Admin


Mesaj Sayısı : 109
Kayıt tarihi : 13/07/09

Atatürkün devrimleri Empty
MesajKonu: Geri: ******ün devrimleri   Atatürkün devrimleri Icon_minitimeSalı Tem. 28, 2009 3:58 pm

birşey değil
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
******ün devrimleri
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» ATATÜRKÜN KRONOLOJİSİ

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Çocuklar İçin En Güzel Forum :: ****** :: DEVRİMLERİ-
Buraya geçin: